İş Dünyasında Başarının Sırrı: Duygusal Zeka | Youthall

İş Dünyasında Başarının Sırrı: Duygusal Zeka

20 Ekim 2023
İçeriği Paylaş:

Günümüz rekabetçi iş dünyasında, başarılı olmak için sadece bilgi birikimi ve iş deneyimi yeterli değildir. Bunların yanı sıra duygusal zekanın farkında olmak da başarının anahtarıdır. Duygularınızı anlama, yönetme, başkalarının duygularını anlama ve etkili bir şekilde iletişim kurmayı ifade eden duygusal zeka, iş dünyasında becerilerinizi artırmak için önemlidir. Duygusal zekamızı geliştirerek, hem daha güçlü iletişim yeteneklerine sahip olabilir hem de başarıya rahatlıkla ulaşabiliriz. Peki, duygusal zekamızı geliştirmek için neler yapabiliriz? Hep birlikte bakalım!


1. Öz Değerlendirme Yapın

Duygusal zekanızı geliştirmek için, öncelikle kendinizi değerlendirerek güçlü ve zayıf yönlerinizi belirlemeniz gerekir. Nasıl güçlü yanlarınız sizin iş yapma becerinizi olumlu yönde etkileyecek ise sahip olabileceğiniz potansiyel zayıflıkları tanımlamanız da aynı etkiyi yaratacaktır. Kendinizi eksik ya da zayıf hissettiğiniz noktaların farkında olmak, karşılaşacağınız zorluklara önceden hazırlıklı olmak anlamına gelir. Bir duygusal zeka testinden yardım alarak, duygularınızı nasıl yönettiğiniz ve iş arkadaşlarınızla nasıl iletişim kurduğunuz konusunda kendinizi değerlendirebilirsiniz. Bu değerlendirmeyle birlikte, zayıf olduğunuz yönleri kabul etme konusunda ilk adımı atmış olursunuz. Zayıflıkları kabul etmek, onları geliştirmek için size önemli bir etken olacaktır. Hiçbirimizin mükemmel olmadığı iş dünyasında, eksikliklerimizi kabul ederek öz değerlendirme yapma cesaretini göstermek, bizi bir adım öne çıkarabilir. Bu şekilde duygularınızı daha etkili bir şekilde yöneterek, karar verme, iş ahlakı ve iletişim becerileri gibi konularda kariyer hayatınızda öne çıkabilirsiniz.


2. Kendinizi Takıma Dahil Edin

Duygusal zekanızı geliştirmede bir diğer adım ise iş yerinde kendinizi yansıtma yeteneğiniz olacaktır. Bunun nedeni, iş ortamında başarının temeli, bireysel becerilerin yanı sıra bir ekip içerisindeki becerilerden geçmektedir. Bu da bir takım oyuncusu olmayı ve etkili bir iş birliği kurabilmeyi gerektirir. Kendinizi takıma dahil ederken objektif değerlendirme yapmaya özen gösterin. Çünkü burada dikkat edilmesi gereken sorular bulunmaktadır. Örneğin, yaptığınız bir iş sonrası fark edilmek ya da övgü almayı bekliyor musunuz? Elbette, başardığımız işler sonrası takdir edilmeyi beklemek en doğal hakkımız ancak buradaki en önemli nokta; bu doğal içgüdüler ile duygusal zeka arasında gerekli dengeyi kurabilmektir. Bu dengeyi sağlayamamak, diğer çalışanların temel iş hedeflerine ulaşmada oynadığı rolü göz ardı edebilir. Bu durum zaman içerisinde ekip arkadaşlarınızla olan etkili iş birliklerinizi zedeleyebilir ve rekabetçi, toksik bir iş ortamı oluşmasına sebep olabilir. Böyle bir çalışma ortamına sahip olmamak adına, duygusal zekanızı geliştirerek etkili bir takım oyuncusu olabilirsiniz.


3. Strese Tepkinizi Kontrol Altına Alın

Modern iş dünyasının olmazsa olmazlarından biri stres olarak karşımıza çıkıyor. Çalışma hayatında stresli olma hali, iş yapma yeteneğinizden iletişim becerilerinize kadar tüm alanları olumsuz etkileyebilir. Stresinizin yoğun olduğu dönemlerde iş yerinizde tükenmişlik hissine kapılabilirsiniz. Üzerinizde hissettiğiniz bu yoğun baskı, başkaları üzerinde de olumsuz etkiler ortaya çıkarabilir. Yöneticinizden ekip arkadaşlarınıza kadar iş ortamında yanlış anlaşılmalara ve gerginliklere neden olabilecek bu durumlarda stresinizi nasıl yönettiğinizi ve stresli durumlara karşı nasıl tepkiler verdiğinizi anlamanız önemli bir noktadır. Duygularınızı yönetme ve tepkilerinizi kontrol etme beceriniz duygusal zekanızın güçlenmesiyle doğru orantılıdır. Bu nedenle, duygusal zekanızı geliştirmek için stres altındaki davranışlarınızı incelemeli ve buna karşılık hazırlıklar yapmalısınız. İş yerinde yaşayabileceğiniz stresli durumlara karşı tepkilerinizi kontrol etmeniz, daha sağlıklı bir mental ile sakin ortamda çalışmanızı sağlayacaktır. Bu sayede iş yapma becerinizi de daha üst seviyelere taşımak mümkündür. Unutmayın; duygusal zekanız, duygularınızı kontrol etmenizde odak nokta olduğu gibi aynı zamanda da iyi bir liderlik özelliğidir.


4. Bakış Açınızı Geliştirin

Duygusal zekayı geliştirme yönlerinden biri de bakış açınızı genişletmektir. Kendinizi daha iyi tanımak ve duygusal zekanızdaki potansiyel kusurları keşfetmek gibi birçok noktada başkalarından aldığınız geri bildirimler büyük önem taşımaktadır. Ayrıca geniş bir bakış açısına sahip olmak, iş dünyasında başkalarının gözünden bakabilmeyi ve onların perspektiflerini anlamayı sağlar. Bireylerin bu algı kavramı ve gelişmiş empati yeteneği sayesinde hem bireylerin hem de departmanın başarısına olumlun yönde katkı sağlayacaktır. Diğer yandan, çalışma arkadaşlarınızla paylaştığınız konularda onların fikirlerini almak, kendinizde göremediğiniz yönlerinizi de görmenizi destekler. Bu kişilerarası etkileşim hem aradaki iletişimi güçlendirmeye hem de fikir alışverişinin artmasına yardımcı olur. Kısaca, iş yerinde başkalarıyla doğrudan iletişim kurmak, farkındalığınızı arttırırken duygusal zeka gelişiminize de katkı sağlar.


5. Sorumluluk Her Zaman Sizde

Duygusal zeka seviyenizi geliştirmek, uzun zaman isteyen disiplinli bir yolculuktur. Bu yolculukta duygularla birlikte davranışlar da önemli rol oynamaktadır. Özellikle iş yerinde, çalışma arkadaşlarınızla kurduğunuz iletişimin yanı sıra onlara karşı gösterdiğiniz davranışlar da iş yapma becerinizi etkilemektedir. Ayrıca, birinin olumsuz davranışına gösterdiğiniz tepki duygusal zekanız ile ilişkilidir. Bu nedenle, duygusal zekanızı güçlendirerek kontrol altına alabilirsiniz. Ek olarak, yaptığınız her türlü davranışın ve söylediğiniz her sözün sorumluluğu size ait olmalıdır. Ancak bu şekilde, iş yerindeki olumsuz etkilerden kaçınmak ve sağlıklı iletişimler kurmak mümkün olur. Aynı zamanda herkesin davranışlarının sorumluluğunu alması, iş yerinde çıkabilecek en ufak bir çatışmaya karşı hızlı bir reaksiyon alınmasını sağlar. Üretken bir iş yerinde hızlı reaksiyon alabilmek iş yapma becerisi üzerinde oldukça etkili bir yöntemdir.


Kuşkusuz, iş dünyasında yalnızca rakamlarla, planlarla ve projelerle başarı elde etmek artık yeterli değil. Duygusal zeka, iş hayatında bir tür gizli süper güç haline gelmiştir. Bu süper güç, duyguları okuma, anlama ve yönetme becerisini içerirken, aynı zamanda başkalarının dünyasına duyarlılıkla yaklaşmayı, etkili iletişim kurmayı ve işbirliğine teşvik etmeyi de içerir. Duygusal zekanın iş dünyasındaki büyülü etkisini göz önünde bulundurarak hareket etmek iş dünyasında avantaj sağlayacaktır. Bu yolda ilerleyerek, duygusal zekamızı güçlendirebilir, iş dünyasında fark yaratabilir ve başarılı bir kariyere adım atabiliriz. Bu, artık sadece akıl değil, kalp ile yönetilen bir iş dünyasının kapılarını aralamaktır.