Hepimiz hayatımızın bir döneminde sunum yaptık değil mi? Okul hayatımızda veyahut iş hayatımızda sunum yapmamızı gerektiren durumlarla karşılaştık. Çoğumuz için stresli ve heyecan verici olan sunum yapmak aslında bir yetenek değil, beceri işidir. Peki ya etkili bir sunumun yapı taşları nelerdir? Shell Türkiye ve Bilim Virüsü’nün yürüttüğü program İLERİDE kapsamında Alp Met’ten “Sunum ve Hikâyeleştirme‘’ eğitimi alarak kendimi sunum konusunda geliştirme fırsatı yakaladım.
Eğitimin bana kattığı en önemli şey sunuma güçlü bir giriş yapabilmek. Bunun için sunumumuza bir soru sorarak başlayabilir veya başımızdan geçen bir hikâyeyi anlatabiliriz. Aynı zamanda iyi bir örnekle başlamak da güçlü bir giriş yapmamıza olanak sağlar. İnteraktif ilerleyebilmek, sorular sorarak dinleyiciyi dinamik tutmak sunumu yapacağımız kitleyle aramızdaki iletişimi güçlü tutacaktır ve akılda kalmayı da kolaylaştıracaktır.
Bugüne kadar hiç TED konuşmalarından etkilenerek çizdiğiniz hayat rotasına yol ayrımı eklediniz mi? Simon Sinek 2009 yılında gerçekleştirdiği TED konuşmasında "Altın Çember" (The Golden Circle) modelini bizlere tanıtmıştı. Bu model sunum hazırlarken kullanabileceğimiz basit ve etkili bir iletişim modelidir. İç içe üç katmandan oluşur. En içteki halka ‘’Neden?’’ (Why?), Bir kişi ya da kuruluşun varoluşundaki amacı, inandığı ve desteklediği şeyi, yaptığı işi neden yaptığını anlatır. Örneğin, ben bu yazıyı sizlere öğrendiklerimi aktarmak amacıyla yazıyorum.
Ortadaki halka ise ‘’Nasıl?’’ (How?), o nedeni gerçekleştirmek için izlenen yolu ve yöntemi açıklar. Örneğin, ben bu yazıyı yazarken eğitmenim Alp Met’in bana aktardığı bilgiler doğrultusunda ilerliyorum.
En dıştaki halka ‘’Ne?’’ (What?) ise kişinin yaptığı işi, sunduğu hizmeti ifade eder. Örneğin, ben sunum ve hikâyeleştirme üzerine yazı yazıyorum.
Simon Sinek’in Altın Çember modeli günümüzde ünlü markalar tarafından da kullanılan bir modeldir.
Sunumun içeriği önemli bir etken olmakla birlikte, yalnızca içeriğe odaklanmak yapılan büyük hatalardandır. Konumuzun ne olduğu fark etmeksizin özgün içerikler eklemek, kendimizden bir şeyler katmak kıymetini arttıracaktır.
İnsanlar, dünyayı öncelikle görsel olarak algılayan varlıklardır. Sunumda sıklıkla görsele (resim, grafik, veri vb.) yer vermek dinleyicinin odağını toplamasına yardımcı olacaktır. Etkili bir sunumda yazı ve görseller dengeli kullanılmalıdır ve aynı zamanda konuyla da alakalı olmalıdır.
Platon, “kendini yönetirsen dünyayı yönetecek gücü bulabilirsin” demiştir. Stresini ve heyecanını kontrol altına alabilen kişiler için başarı biraz daha ulaşılabilirdir. Sunum esnasında oluşan heyecanımızı yatıştırmak için en yakın hissettiğimiz kişiyle göz teması kurabiliriz. Dozunda stres mutluluk verir. Kendimize güvenerek ‘’burada bu konuyu en iyi ben biliyorum’’ demek, beden dilini etkin kullanmak, tonlama ve vurgulara dikkat etmek yapılabilecek en etkin davranışlardır.
Tüm sunumların temelinde ikna faktörü yer almaktadır. İkna için ise sunumların hikâyeleştirilmesi gerekir. Bu nedenle iyi hikâye anlatanlar aynı zamanda iyi sunum yaparlar. Kahramanın yolculuğu, sorular sorarak hikâyeye giriş, kişisel deneyim aktarımı, zaman atlama gibi çeşitli hikayeleştirme yöntemleri bulunmaktadır.
Kendimizi adım adım geliştirdiğimiz bu yolda bizlere destek olan başta eğitmenimiz Alp Met’e, Shell Türkiye ve Bilim Virüsü ekibine teşekkürlerimi sunuyorum.
Sena Selmanoğulları - İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Kimya Mühendisliği Öğrencisi