Dayatılan Roller Değil Seçtiğimiz Hayatlar!

Annelik yegâne görevi olarak görülen, sadece ‘kadınlara uygun’ işlerde çalışabilen, hem dünyanın yükünü sırtlanması istenen hem de narinlik ve incelik beklenen kadınlar! Kıyafetleri, ses tonu, belki de yemek tercihleri nedeniyle hor görülen, para ve güç baskısıyla büyütülen erkekler! Olmak istemedikleri bir ruhun içinde yaşamak zorunda hissettirilen herkes! Hiçbiriniz size dayatılan kalıplara sığmak zorunda değilsiniz!

Bugün hâlâ doğduğumuz bedenlerin, giydiğimiz kıyafetlerin, sesimizin tonu ya da yürüyüşümüzün hayatımıza yön verdiği bir dünyada yaşıyoruz. Shell Türkiye ve Bilim Virüsü iş birliğinde gerçekleştirilen İLERİDE Programı’nda katıldığım Toplumsal Cinsiyet Eşitliği eğitimi sayesinde bu konuyla ilgili farkındalığımı oldukça artırma şansına sahip oldum. Eğitmenimiz Prof. Dr. Itır Erhart sayesinde kadınlara ve erkeklere toplumda biçilen görevleri ve yaşanan eşitsizlikleri sayısal verilerle de desteklenerek görebildik.

Daha önce hiç kadınların ve erkeklerin iş hayatında çalışma oranlarını incelediniz mi? Kadınlar iş hayatında erkeklere göre çok daha az bulunuyor çünkü evindeki sorumluluklarıyla beraber işini yürütmekte oldukça zorlanıyor. Erkekler, onlara çevrelerinin öğrettiği gibi sadece işe gidip evlerine daha fazla para getirme yükünü sırtlarken kadınlar onlara yardım edecek eşler arıyor. Ayrıca işe gittiği için toplumun ‘çocuğuna bakmıyor’ algısıyla yüzleşmek zorunda kalıyor. Öte yandan erkekler güç gösterisi yapmaya, duygularını asla göstermemeye zorlanıyor. İşte bu sebeple toplumsal cinsiyet eşitliği sadece kadınların veya erkeklerin meselesi değildir; bu, insanlık onurunun meselesidir.

Bugün, yaşadığımız dünyada ne giydiğimizle, ne yediğimizle, nasıl hissettiğimizle, nasıl yaşadığımızla yargılanmamak için hepimiz eşit olmayı öğrenmeliyiz. Kimsenin cinsiyetinden dolayı ikinci sınıf vatandaş olmadığı bir dünya inşa edebiliriz.

İLERİDE Programı’nda katıldığım bu eğitimle beraber toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda bakış açımı geliştirebildim ve benim yaşadığım sorunları yaşayan, benim gibi düşünen ve sesini çıkaran insanları da gördüm. Hep birlikte kalıpları kıran, özgür ve eşit bir toplum kurabileceğimizi biliyor ve geleceğe umutla bakıyorum!

İrem Karademir - Yıldız Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği Öğrencisi